top of page

Covid-19 ve Yoga

  • Writer: Duden Uluc Iyiuyarlar
    Duden Uluc Iyiuyarlar
  • Nov 18, 2020
  • 1 min read

ree

Anda kalmak, yaşamak, farkında olmak… Kadim felsefelerin temelinde yer alan eylemlerdir hepsi. Bizlerin, iyi insan olmasını amaçlayan yoga, beden aracılığı ile özümüze ulaşmaya çalışır. Günümüz dünyasında yoga, “havalı akrobatik hareketler serisi” gibi algılansa da aslında içinde barındırdığı kadim felsefe toplumsal ve bireysel ahlak kurallarıyla başlar. Asanalar bu kurallardan sonra gelen basamaktır. Yoga akışlarında kullanılan her asananın (yoga duruşları) kendi içinde sahip olduğu bir hafifliği vardır. Bu hafiflik nefes ve hiza ile elde edilir. Bize ağırlık yapan istekleri bitmeyen zihnimizdir. Zihnimizi saflaştırmak meditasyon haliyle mümkündür. Bunun için kullandığımız asanalar bizlere hareketli meditasyon imkanı sunar. İlk başta çok zor gibi gözüken pozlar tahammülümüz arttıkça kolaylaşmaya başlar. Yoga, “tahammül”ü arttırır, bedeni güçlendirip zihne ulaşmamızı sağlar. İçinde bulunduğumuz şu günlerde hepimiz ister istemez moralimizi bozuyoruz. Bizler sosyal varlıklarız ve sosyal izolasyon en zorlandığımız konulardan biri. Bu süreç uzadıkça tahammülümüz azalıyor ve günlük yaşantımızda çözümü en basit olaylara bile tahammül edemez hale geliyoruz. Korkuyoruz, sevdiklerimiz için endişe duyuyoruz, sosyal medyayı daha sık takip edip zamanımızı “verimli geçirememe” suçluluğu duyuyoruz. Bu hissettiğimiz duyguları herkes hissediyor. Duygularımızı görmezden gelmek ve umursamamak hissedeceklerimizi ertelemekten başka bir şey değildir. İşte bu noktada yapabileceğimiz iki tercih var; bu duygularımızı “kaygı”ya çevirmek ya da duygularımızı olduğu gibi kabul edip yaşamak. Tercihimizi “yaşamak”tan kullanalım ve hislerimizi kabul edelim. Unutmayalım ki dualitesi olmayan tek şey yaşamdır, yaşam bizi “an”da tutandır.

 
 
 

Comments


Post: Blog2_Post
bottom of page